Haber Merkezi - Her hafta sonu haber portalında hafta içi de
gazetemizde yayınlanacak olan “İLKLER-ENLER”de onlarca çeşit konuda karmaşık
şekilde binlerce maddelik bilgilerle derlenecektir. Bazı bilgileri ilk defa
duyacak bazı bilgilere şaşıracak bazılarına da inanamayıp, tekrar araştırma
içerisine gireceksiniz. Ayrıca, günlük yaşamda işimize yarayacak genel kültürün
yanı sıra pratik ve enteresan bilgi aktarımları da olacak.
Birden fazla kaynaktan derlediğimiz ilk paylaşımımızda 15
madde derledik…
İLK TÜRKÇE
GAZETE
Türkçe ilk gazete 1828'de Kahire'de yayınlanmaya başlayan Vekdyi-i
Misriye'dir. Bugünkü Türkiye sınırları içinde çıkmış ilk Türkçe gazete ise
1831'de yayimlanan Takvim-i Vekayi'dir. Takvim-i Vekayi, 11. Mahmud'un isteği üzerine çıkarılmıştı ve
devletin resmi sözcülüğünü yapıyordu
İLK ASFALT
Bugün büyük ölçüde petrolden elde edilen ancak Trinidad Gölü
gibi bazı yerlerde doğal olarak da bulunabilen asfaltın ilk kullanımı, M.Ö.
2500 yıllarında oldu. O tarihlerde, Pakistan'daki Mohenjo-Daro hamamlarının
tuğlaları arasında yapıştırıcı olarak asfalt kullanıldı. Aynı dönemde,
Mezopotamya'da ilahlar için döşenen kadirim taşlarının birbirine yapışmasının
asfaltla sağlandığı da biliniyor. Katranla taşın karışımından oluşan ve
"tarmakadam" denilen bir tür asfalt ise, ilk kez 1845 yılında
Nottinghamshire'da kullanıldı. Günümüzde yol kaplaması olarak çok gerekli olan
asfalt ise, otomotiv sanayisindeki gelişmeler üzerine 1920'li yıllardan
itibaren dünya ölçüsünde önem kazandı.
İLK NÜKLEER
SANTRAL
Bu tür bir santral, ilk kez 27 Haziran 1954 günü, Sovyetler
Birliği'nde, Moskova'nın 88 kilometre uzağındaki Obninsk yöresinde kuruldu.
Buradan üretilen elektrik enerjisi, endüstride ve tarımsal işletmelerde
kullanıldı. Kullanılabilir kapasitesi, 5 bin KW(kilowatt) idi.
İLK KALP
AMELİYATI
Doğrudan kalbi ilgilendiren ilk ameliyat, 9 Eylül 1896 günü,
Frankfurt kent hastanesinde Doktor Louis Rehn tarafından gerçekleştirildi.
Hasta, 22 yaşındaki bahçıvan yamağı William Justus'tu. Meyhanede çıkan kavgada,
kimliği bilinmeyen bir saldırgan tarafından göğsünden yaralanmıştı. Sağ
karıncıkta, 1.5 santimetre uzunluğunda bir yara görüldü. Yaradan kan büyük bir
hızla akıyordu. Yara, ipek tamponlarla kapatıldı ve plevra ile kalp zarı
çevresindeki kan birikintisi temizlendi. Hasta, kısa süre içinde tamamen
iyileşti. 10 yıllık meslek yaşamı süresinde Dr. Rehn tarafından
gerçekleştirilen 124 kalp ameliyatında, hastalardan yüzde 40'ı iyileşti. Daha
önce, kalbinden yaralanan kişilerde ölüm oranı yüzde yüzdü.
İLK
BİSİKLET
Bisiklet ilk kez 1839 yılında İngiltere'nin Dumfries yöresinde, Courthill kasabası
demircilerinden Kirkpatrick Macmillan tarafından yapıldı. Yaklaşık 27
kilo ağırlığındaki araç, tahta bir iskeletten oluşuyordu. Ön
tarafına bir at başı geçirilmişti. Demir tekerleklerinden öndekinin
çapı 80 cm, arkadaki ise 105 cm idi. Pedallar, kranklar aracılığıyla arka
tekere bağlanmıştı ve ayakların ileri geri hareketleriyle devinim
kazanıyordu.
İLK BOŞANMA
Resmi yasalarla ilk boşanma, 1546 yılında İngiltere'de oldu. Standon kentinden Lady Sadleir, ilk
kocası Mr. Barr'ın, günün birinde ortadan kaybolması ve bir daha görünmemesi
üzerine, aradan yıllar geçtikten sonra, Sir Ralp Sadleir ile ikinci evliliğini
yapmıştı. Ne var ki, bu evliliğin mutlu günlerinde, Margaret Sadleir'in eşi,
hiç beklenmedik bir biçimde ortaya çıktı. Kilise, bu durumda Leydi Sadleir'in
ikinci evliliğinin geçersiz olacağını ve ilk eşine dönmesi gerektiğini ileri
sürdü. Oysa şanssız kadın, ikinci evliliğini hiçbir art niyeti olmadan, ilk
eşinin öldüğüne kesinlikle inandığı için yapmıştı. Bu durumu göz önüne
alan İngiliz Parlamentosu, özel bir yasa çıkartarak
Margaret Sadleir'i ilk eşinden boşanmış sayarak ikinci evliliğini geçerli
gördü.
İLK
MATEMATİK PROBLEMİ
M.Ö. 1700 yılından kalma bir Mısır papirüsünün
üzerinde, Ahmes adlı bir yazar tarafından yazıldığı anlaşılan şu satırlar
vardı: "Bir uzunluk, kendisinin yedide biri kadar bir başka uzunlukla
toplandığında ortaya çıkan sonuç 19 olduğuna göre, acaba bu uzunluğun kendisi
ne kadardır?" Ahmes adlı yazar, aynı papirüsün üzerinde, sorunun çözümünü
rakamlarla değil, belirli birtakım sembollerle yapıyordu. Bu örnek, bugün
bilinen cebir kavramının ilk örneğidir.
İLK FUTBOL
Bugün bildiğimiz anlamda futbola benzeyen bir oyun.
M.Ö. 500 yılında Çin'de
oynanıyordu. Avrupa'da ise, M.S. 4. yy'da Yunanlılar ve Romalılar, topa tekme
atarak onu taşımayı ve belirli bir hedefe götürmeyi amaçlayan bir oyun
oynuyorlardı. Bu oyunda, topu ele almak da serbestti. 1800'lü yıllarda, futbol,
ragbiden ayrı bir spor dalı olarak gelişti, ama 1863 yılında İngiliz Futbol Federasyonu'nun kurulmasından sonra
bile, topu ele almak ve rakibe tekme atmak yasak değildi. Bu konuda ilk
yasaklar, 1871'de uygulanmaya koyuldu.
İLK TÜRK
FUTBOL TAKIMI
İlk Türk futbol takımı ise Fuad Hüsnü Bey ile
Reşat Danyal Bey tarafından devrin hafiyelerinden kaçabilmek adına 1896 yılında
İngilizce isimle kurulan 'Black Stocking (Siyah Çoraplılar)' olmuştur. Bu takımın Rumlarla
Papazın çayırında 1901'de oynadığı maç ise bir Türk takımının ilk futbol
maçı olarak kayıtlara geçmiştir.
CUMHURİYET
DÖNEMİNDE KURULAN İLK SPOR KULÜBÜ
Altınordu Spor Kulübü, Cumhuriyetin ilanından yaklaşık 2 ay
sonra 26 Aralık 1923 tarihinde 11 kişi tarafından İzmir'de kuruldu.
Süleyman Ferit Bey ise Altınordu'nun kurucu başkanı ve isim babası oldu.
İstanbul'da da aynı ismi taşıyan bir kulüp daha vardı. Bu durum Vali
Yardımcısı Murat Bey'e bildirildi ve bir sorun olmayacağı anlaşılarak kulübün ismi
tescil ettirildi. Renkleri kırmızı-laciverttir. Kulüp şu anda 1. Lig'de
mücadele etmektedir. Süper Lig'in kurulduğu ilk sezonda yer alan 16 takımdan
bir tanesidir.
İLK HAVA
YOLU
Tarifeli seferlerle yolcu taşıyan ilk hava yolu bağlantısı,
St. Petersburg ile Tampa arasında, "St. Petersburg-Tampa Airboat
Line" adı altında 1 Ocak 1914'te kuruldu. Yolcular, 20 mil genişliğindeki
Tampa Körfezi üzerinde teker teker taşınıyorlardı. Benosit tipi uçan-geminin
pilotu Tony Jannııs idi. Uçağa binmek için 5 dolar ödeyen
yolcular, böylece karayolundan 36 mil dolaşmaktan kurtuluyorlardı. Servis,
günde iki kez olmak üzere dört ay sürdü.
İLK
KAÇIRILAN UÇAK
Havacılık tarihinde kaçırılan ilk uçak, Cathay Pasifik
Havayolları Catalina'ya ait "Miss Macao" adlı uçan-gemidir. 16
Haziran 1948 günü, Hong Kong'a gitmek üzere Macao'dan havalanışından az
sonra Wong-yu Man adlı bir toprak işçisinin önderliğindeki bir grup Çinli
tarafından ele geçirildi. Korsanlar, yolcuları rehin almak istiyorlardı. Ancak,
pilot direndi. Korsanlar, silahlarını ateşlediler ve uçak düştü. Kurtulan tek
kişi ise, korsanların lideri Wong-yu Man oldu. Önceleri kimse onun korsanların
başı olduğunu anlamadı. Uçağın enkazındaki kurşun deliklerini bulan polis,
bir adamını Hong-Kong'daki hastanede yatmakta olan Wong-yu Man'ın yanındaki
yatağa yatırdı. Çok geçmeden, Wong-yu Man'ın "çenesi düştü" ve tüm
olup biteni yatak komşusu olan gizli polise anlattı. Öyküyü tümüyle kayda alan
Hong-Kong polisi de gerekeni yaptı.
İLK
FLORESAN
ABD'nin Ohio eyaletinin Nela Park
kentinde, General Electric Co. tarafından geliştirildi ve 1935 yılının Eylül
ayında, Cincinnati'de yapılan Aydınlatma Mühendisliği Derneği'nin yıllık
toplantısında tanıtıldı. 60 santim uzunluğunda, yeşil ışık veren tüp,
"büyük umut vaat eden bir deneme" olarak kamuoyuna takdim edildi. Bu
tür lambaların ilk pratik kullanımı, 23 Kasım 1936 günü, ABD Patent Bürosu'nun
yüzüncü yıldönümü nedeniyle Washington' da verilen bir akşam yemeğinde, yemek
salonunun aydınlatılmasıyla yapıldı. Floresan lambaları, 1 Nisan 1938'den itibaren
hem General Electric, hem de Westingbouse firmaları tarafından piyasaya
sunuldu.
PARMAK
İZİNDEN İLK FAYDALANMA
Bu sistem, İskoçyalı fizikçi Henry Faulds tarafından,
Tokyo'daki Tsukiji Hastanesi'nde çalıştığı sırada geliştirildi. Faulds'un
"Nature" dergisine yazdığı şu mektup, 2 Ekim 1880'de yayınlandı:
"Eğer bir balçığa, cama, kâğıda ya da herhangi bir şeyin
üzerine parmak izleri alınırsa, suçluların bulunmasında büyük ölçüde yardımcı
olur. Ben, bu konuda iki deney yaptım ve çok başarılı sonuçlar aldım.
Deneylerden birinde, şişenin üzerinde kalan yağlı parmak izleri, yasak bir
ilacı kimin içtiğini ele verdi. İkinci olayda da beyaz badanalı bir duvara
tırmanmaya çalışan bir adamın bıraktığı parmak izleri, kendisinin bulunmasını
çok kolaylaştırdı."
Maalesef Henry Faulds'un önerisi. İskoç polisi tarafından
ciddiye alınmadı. Parmak izlerinden yararlanmaya başlayan ilk polis birliği,
Buenos Aires Eyalet Polisi'nin La Plata birimi oldu. Birim Komiseri Juan
Vucetich'i suçluların özelliklerini tasnif eden bir bölüm kurmakla
görevlendirmişti. Vucetich, bu arada parmak izi yönteminden de yararlandı ve 31
Mart 1892'de dünyanın ilk parmak izi bürosunu kurdu.
PARMAK İZİ
YÖNTEMİYLE İLK OLAY AYDINLATILDI
Bu konuda ilk başarıyı, La Plata polisi, 1892 yılının Temmuz
ayında gösterdi. Francisca Rojas adlı bir kadın, evinden her yeri kan içinde
çığlıklar atarak çıktığında saldırıya uğradığını ve çocuğunun öldürüldüğünü
söylüyordu. Kadın, uzun süredir kendisiyle evlenmek isteyen komşusu
Velasquez'i suçladı. Genç adam, aynı akşam tutuklandı ve itirafa zorlandı. Bu
sırada, polisin kulağına bazı söylentiler geldi. Bu dedikodulara göre, kadının
evlenmek istediği bir başka adam vardı. Ama bu adam, çocuklu bir kadınla
evlenemeyeceğini söylüyordu. Bunun üzerine poliste bazı kuşkular
başgösterdi.
8 Temmuz günü, La Plata'dan gelen Müfettiş Eduardo Alvarez, olaya el koydu. Soruşturma sırasında, kadının yaşadığı kulübenin kapısında bazı kanlı parmak izlerine rastlayan Alvarez, izlerin bulunduğu bölümü keserek, incelemek üzere La Plata'ya gönderdi. Bu arada, kadının suçladığı adamın parmak izlerini de alıp La Plata'ya göndermeyi unutmamıştı. Sonunda, kanlı parmak izlerinin kadına ait olduğu anlaşıldı. Bu kanıt karşısında sorguya çekilen kadının dili çözüldü ve suçunu itiraf etti. Sevdiği adamla evlenebilmek için kendi çocuğunu öldürmüştü. O dönemde, Arjantin'de kadınlara idam cezası verilmediğinden, ömür boyu hapse mahkûm oldu.
DERLEME: Timuçin ÖZAT
YORUMLAR