Yaz kuraklığı zaten iç, güney ve güneydoğu kesimlerde görülüyordu. Ancak, bazı kesimlerde kuraklık süreleri diğer mevsimlerle birleşiyor. Güneydoğu Anadolu 3 mevsimdir kuraklığı yaşıyor. Yağışlı dönemlerdeki ortalamalarda bazı bölgelerde çok yetersiz olurken bazı bölgelerde de afet boyutunda düşerek zararlara yol açıyor.
İklim değişiminin etkisi küresel çapta görülmeye başladı. Özellikle son yıllarda, afetlerin güçlerinde ve şiddetlerinde de artışlar tespit edilirken, iklim değişiminden en çok etkilenecek sahalar arasında Türkiye’de yer alıyor.
Haber
Merkezi - Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) Haziran,
Temmuz ve Ağustos aylarını içeren genel mevsimlik tahminini kısa süre önce
sitesinde yayınladı. Bu tahmin, birçok bölge için uzmanların aşırı sıcak ve
kuraklık tahminini destekliyor.
Özellikle, güney, iç ve doğu kesimlerde kuraklık ve
ortalamaların üzerindeki sıcaklıklar dikkat çekiyor. Batı Karadeniz’de de, çok
kuvvetli olmasa da kuraklık bekleniyor. Doğu Karadeniz kıyılarında ise,
yağışların ortalamaların üzerinde olabileceği meteorologlar tarafından
belirtilmektedir.
Kurak ve sıcak dönemlerin aralarında, şiddetli yağışlar,
yıldırımlar, dolular, fırtınalar hatta bazı kesimlerde su ve kara hortumlarının
da oluşabileceği belirtilmektedir. Bu afetlerin sayısında son yıllarda belirgin
artışlar kaydedilmiştir. Önümüzdeki yıllarda şiddet ve sıklıklarının artması
bekleniyor.
2020 yılında görülen ve baraj seviyelerini korkutan
seviyelere indiren kuraklığın etkisi kışın ikinci yarısı etkili olan kar ve
bahar yağışları ile birçok bölgede kırılsa da, iç kesimlerde yer yer kuraklık
devam ediyor. Gelen yağışlar ise yeterli olamıyor. Kışın ve ilkbahar da görülen
ve 20-25 derecelere ulaşan ani sıcaklık farklılıkları da iklimsel değişimin
etkisi olarak yorumlanıyor.
Önümüzdeki haftalarda da kuraklığın birçok kesimde devam
etmesi bekleniyor. Haziran ayında kıyı
kesimlerde genellikle ortalamalarda olacak sıcaklıkların Temmuz veAğustosaylarında yurt genelinde ortalamaların üzerinde seyretmesi bekleniyor.
Modellere göre, özellikle iç, doğu, güney kesimler aşırı sıcaklardan fazlaca
etkilenecek.
Denizlerin ısınmasıyla, Marmara ve Karadeniz Bölgeleri
başta olmak üzere kuvvetli sağanak geçişlerinin geçtiğimiz senelerdekine benzer
taşkınlara sebebiyet verebilmesi de öngörüler arasında sıralanmaktadır.
Bir bölgede kuralık etkili olurken diğer bölgede de kısa
sürede düşen sağanaklar su baskını ve sellere sebebiyet verebilir.
Mevsimsel
tahminlerin neye göre hazırlandığı ve hangi meteorolojik hadiseleri, nereler
için temsil ettiği, tutarlılıkları konusunda bilgiler ve kaynaklar şu
şekildedir:
“Mevsimlik tahminler Türkiye’nin kurucu üyesi olduğu ve
çoğunluğu Avrupa Birliği üyesi 34 ülke tarafından desteklenen Avrupa Orta
Vadeli Hava Tahmin Merkezi (ECMWF) mevsimlik tahmin modeli veri ve ürünleri
temel alınarak hazırlanmaktadır.
Mevsimlik tahmin modeli büyük ölçek (deniz suyu
sıcaklıklarındaki değişimler, El-Nino ve La-Nina olayları, NAO ve SAO
salınımları vb.) hava olaylarının yurdumuz üzerindeki sıcaklık ve yağışa
etkilerini tahmin etmek üzere tasarlanmıştır. Daha küçük ölçekteki yerel
meteorolojik olaylar temsil edilemeyebilir.
Hava sıcaklığı ve yağış ortalamaları göz önüne alınarak,
mevsim normallerinin civarında altında ya da üstünde şeklinde değerlendirilir
ve her ayın ikinci haftasında güncellenir.
Ülkemizin bulunduğu coğrafi konum göre, modelin
tutarlılığı yaz ve kış aylarında bahar aylarına göre daha fazladır. Genel
olarak sıcaklık, yağışa kıyasla öngörüsü daha yüksek bir parametredir.
Kısa, orta ve uzun vadeli tahminlerde kullanılan yöntem
ve araçların farklı olması nedeniyle yayınlanan diğer tahmin ürünleri ile
farklılıklar olabilir.
Kullanıcılara mevsimlik tahmin ürünlerini düzenli olarak takip etmeleri ve uzun vadeli planlama çalışmalarında fikir verebilir. Ürünlerin geliştirme çalışmaları sürmektedir.”
Derleme:Timuçin ÖZAT
YORUMLAR